Dünya çapında yaşanan küresel sıcaklıklarla beraber yağışlar azalmaya ve kuraklık alarmı verilmeye başlandı. Etkilenen ülkeler arasında Türkiye’de yer almakta. Yağışların azalması ve kuraklığın artmasıyla erken hasatlar yaşandı ve çiftçiler büyük kayıplar yaşadı.
Ekmeğin Sesi olarak Konya Meram Ziraat Odası Başkanı Murat Yağız’la röportaj yaptık.
"İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE BAĞLI KURAKLIK YAŞIYORUZ"İlk olarak toprak mahsulleri üretimi konusunda ilk sıradayken yağış azalması ve kuraklıktan nasıl etkilendi. Bu etkiyi en aza indirmek sizce nasıl gerçekleşir?
‘’Eli nasırlı ayağı çizmeli gönlü güzel yüreği güzel üreticilerimizi bol ve bereketli bir yıl dileyerek başlamak istiyorum. Konya bildiğiniz gibi tarımda yüzde 16 paya sahip bir ilimiz tek başına hububatın kalbi hububatın bakliyatın yükünü çekebilir. Dolayısıyla bu dünyada ve ülkemizde de yaşanan iklim değişikliğine bağlı olarak bir kuraklık söz konusu bu sonraki 3 yıldır kademe kademe geldi ve bu yıl zirve yaptı.
"BUĞDAYDA YAKLAŞIK 4-5 MİLYON TON KAYBIMIZ OLACAK"İç Anadolu bölgesi olarak Türkiye’nin 20 milyon 500 ton geçen yılki rekoltemiz. Bu yıl 4-5 milyon bir açık vereceğimiz aşikâr. Konya’nın büyük ilçelerimizin %30-35'i sulu arazi, kalan kısmı yüzde 65'i kurak arazi olduğundan dolayı, kurak arazilerimiz biçer girme şansımız yok! Dolayısıyla biçemeyeceğiz. Bundan dolayı da yaklaşık 4-5 milyon ton Türkiye genelinde bir kaybımız olacak gibi gözüküyor bunun etkilerini hükümetimiz acil ithalatla kapatmazsa kuraklığın bir sonra da adamı maalesef ve maalesef kıtlık!’’
Başkan Yağız ileriki süreçte ithalatın öneminden bahsetti. Bir yandan Beklenen ithalat gerekli boyutta gerçekleşmezse un ve ekmek fiyatlarında zam olur mu sorusuna cevap verdi:
"REKOLTE DÜŞÜKLÜĞÜ UN FİYATLARINA DA YANSIYACAK"‘’Türkiye Cumhuriyeti devleti büyük bir devlettir. İllaki bakanlığımız ilgili bakanlıklarımıza biz uyarılarımızı yapıyoruz. Bir an önce başlamak lazım çünkü ülkemizdeki 83 milyon insanı düşünmek zorundayız ama maalesef bu doğal afet sayılıyor. Buna insanoğlunun yapacağı bir şey yok ama ileri ki yıllar için yapacaklarımız var ona da ayrıca değineceğim. Ama şu an için bu yıl yapabileceklerimiz sınırlı. Ekmek fiyatlarına da yansıyacak. Buğday stratejik bir ürün, zincirleme olarak gidecek. Diğer ürünleri de kapsayarak tamamına yansıyacak. Yansımaması için ülkemizin ithalat yapmalı. Biliyorsunuz ki hayvan yemleri de bakliyatın kırığından olduğu için yemi de etkileyecektir. Böylece et ve süt ürünleri de etkilenecektir. Bu konuyla alakalı da gerekli çalışmalara başlamıştır.’’
Cumhurbaşkanı Erdoğan geçtiğimiz günlerde buğday ve arpa müdahale fiyatlarını açıkladı. Bu konuda da fikrini sorduğumuz Başkan Yağız şunları kaydetti:
"CUMHURBAŞKANIMIZA TEŞEKKÜR EDİYORUZ""Önce Sayın Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere Türkiye Toprak Mahsulleri Odası Genel Başkanı Şemsi Bayraktar’a ve fiyatların belirlenmesinde etkili olanların tamamına öncelikle çiftçilerimiz ve sonra kendi adıma teşekkür ediyorum. Çünkü bizim çiftlerimiz dünya çiftçilerini ezdirmedi. Beklentilerimiz karşılandı. Ancak bizi üzen şu oldu geçtiğimiz yıllarda bu yılki fiyat belirlenseydi çiftçilerimiz borçlarını öderdi, para kazanırdı daha çok sevinirdi. Fakat bu yılki rekoltede eksik olması yani kuralıktan etkilenmesinden dolayı fiyat açısından sevindi ama çiftçimizi cebine girecek olan para açısından çokta fazla maalesef fazla sevindiremedi.’’
Çiftçilerin üretim yöntemleri açısından uyaran Başkan Yağız, tohum konusunda önemli konulara değindi:
"KAPSAMLI BİR TARIM POLİTİKASINA İHTİYACIMIZ VAR"‘’Öncelikle şunu söyleyeyim bizim yüksek girdi maliyetlerimiz söz konusu. Geçen yıl hububatlarımıza biz gübreleri dekara 50 kilo veya dönüme 100 kilo gübre atarken bu yıl 20 kilolarda kaldık. Niçin kaldık? Gübre fiyatlarımızda Yüzde 150'ye varan artışlardan dolayı. Tabii bunuş sebebi de pandemiden kaynaklanan dünyaya borsasındaki etkilerdi. Üreticilerimizin kuraklığa dayanıklı çeşitli tohumlarının kullanımının arttırmalılar. Tabii şu an AR-GE çalışmaları ve üniversitelerde geliştirilen tohumlar var. Üreticilerin de bu tohumlara yönelmeleri gerekiyor.Türkiye’de kapsamlı bir tarım politikasına ihtiyacımız var. Havza bazlı üretime geçmeliyiz. Suyun olduğu bölgelerde üretime geçecek ürünler belli olacak suyun olmadığı yerlerde de. Ürün planlaması olacak elimizde ve para kazanılmayan ürünlere devletimiz çiftçileri teşvik edecek. Bu yöntemleri uygulayınca belli bir planlamayla tabandan gelen insanlar ve bakanlığımızın ortak çalışmaları sayesinde sorumlu olduğumuz 83 milyonun gıda ihtiyacını karşılayacağız."
Fonksiyonel tohumların kullanılmasıyla un fiyatlarında indirim olacak mı sorusuna ise, Yağız, "Bu yıl için ekmek ve unda bir indirim olmaz ama ileri ki yıllarda katkı sağlayacaktır" dedi.
Konya Meram Ziraat Odası Başkanı Murat Yağız, son olarak ithalat konusunda uyarıda bulunmasının sebebinin ileriki yıllarda sorun olmaması için gerekli olduğunu vurgulayarak, "İthal edilmesi yerli çiftçiye zararı olmayacak zor durumda bırakmayacaktır. Bu yıl için sadece gerekli açığı kapatmak için uygulanmalıdır’" diye konuştu.
Röportaj: Elif İnci