İstanbul'da, 2020 yılı Ramazan ayında fiyatı değişmeyen pideye bu yıl %9 küsurlarda zam yapılmasına ilişkin Haber Türk kanalına konuşan Türkiye Fırıncılar Federasyonu (TFF) Başkanı Halil İbrahim Balcı, zammı gerekçeleri anlattı.
Halil İbrahim Balcı'nın açıklamaları şu şekilde;
"Geçen yıl ile bu yıl arasındaki tüm girdi maliyet artışları zammı etkilemiş oluyor. Bu hesabı yaparken diğer illerimizdeki odalarımız, ilgili kurumlara başvururken en hassas şekilde bunu değerlendirdi. Ve geçen yıl ülkemizde azami kilogram fiyatı 10 lira olan pidenin, bu yıl ağırlıklı olarak 11 lira olduğunu, bir kaç vilayetimizde de bunun 12 lira olduğunu ve %10 fiyat değişikliği olduğunu görmekteyiz. Bu da, gerek işçilik bakımından, gerekse hammadde olan pidelik un fiyatları ve diğer girdilerimizdeki artışı göz önüne aldığımızda, 1 yıl içindeki geçen süreyi değerlendirdiğimizde makul bir artış olduğunu söyleyebiliriz.
"UN, MAYA, İŞÇİLİK GİDERLERİ ETKİLİ OLDU"Bu hesaplamada, 1 yılı baz aldığımızda artış olmayan tek bir ürün yok. Yani, 1 yıl önce en basitinden 1 koli maya 65 liraya alıyorsak, şu anda 105-110 liraya 1 koli maya alıyoruz. 1 yıl önce aldığımız pidelik un fiyatı 115-120 lira ise, bu yıl alınan pidelik un fiyatı 160-170 lira civarında. Bunun yanında, 1 yıldır çalışanlarımıza, ustalarıma verdiğimiz ücret farklarımız var. Asgari ücrette yüksek artış yapıldığını göz önüne alırsak, aynı oranda ustalarımız daha fazla artış talepleri oldu. Gerek işçilik, gerekse diğer hammadde girdilerine gelen farklardan dolayı, ülke genelinde ağırlıklı olan %9 küsurlardaki artışın, makul olacağını düşünüyorum.
"2020 YILIN ZAM OLMADI! BU YILKİ %9'LUK ZAM ÇOK MAKUL..."Enflasyondan dolayı maliyetlerimiz artıyor ve bunun önüne geçilmesi gerekiyor. İstanbul'da %27 değil, %9 küsurlarda bir artış oldu. Şöyle ki, 2020 yılının Ramazan ayında bir önceki fiyat uygulandığı için yani İstanbul'da geçen yıl bir artış olmadığından ülke genelinde uygulanan azami kilogram fiyatı 10 liraydı. Bu yılki kilogram fiyatı 10 lira 90 kuruş baz aldığımızda, böyle değerlendirecek olursak, artışın %9 olduğunu görüyoruz. %10 bile değil! %10 olması için kilogramın 11 lira olması gerekir.
"2002 ÖNCESİ YILDA 3-4 KEZ ZAM GELİYORDU!"Un fiyatlarına gelecek olursak... Un fiyatları 2020 yılının 9. ve 10. ayında %50 bir artış gösterdi. Un fiyatları 160 lira seviyelerine çıktı. Tarım Bakanlığı, Toprak Mahsulleri Genel Müdürlüğü ile yaptığımız çalışma neticesinde o günden bugüne kadar (Yoksa ekmek fiyatları da yıl sonundan önce fiyat artışı kaçınılmaz olacaktı), 140 lira seviyelerine gerilemiş oldu. Fiyatın bu seviyelerde tutulması için ilgili bakanlıkla çalışmalar yapılıyor. Türkiye Fırıncılar Federasyonu olarak, fiyat kadar önemli olan pidenin ve ekmeğin kalitesi… Biz, öncelikli olarak sağlıklı ve hijyen bir ortamda üretim yapmak zorundayız. İkinci önceliğimiz ise kaliteli üretim yapmak zorundayız. Yani, vatandaşımız aldığında damak tadını almak zorunda. Üçüncü önceliğimiz de (kimseye bırakmayız bunu) en makul seviyelerde vatandaşa vermek için fırıncı esnafı elinden ne geliyorsa bugüne kadar yaptı, bundan sonra da yapacağından kimsenin kuşkusu olmasın. Örnek vermek gerekirse, 2002 yılından önce, ekmek yılda 3-4 defa artarken, biz yılda 1 defa ekmek fiyatı değişiyor ve baz aldığımızda yıllık enflasyonun üzerinde olmaması için azami gayret sarfettiğimizi söyleyebiliriz.
"RUHSATSIZ FIRINLARA YEREL YÖNETİMLER MÜDAHALE ETMELİ"Fırın enflasyonunun önüne geçilmesi için belli bir şartlar var. Bu şartları taşımayan işletmelere ruhsat verilmemesi gerikyor ve ruhsatsız üretim yapılmasına müsaade edilmemesi gerekiyor. Bizim, Fırıncılar Federasyonu olarak söylediğimiz her zaman, yerel yönetimlerin bu konuya hassasiyet göstermesi gerekiyor. Temel gıda maddesi olan, halkımızın, hiç bir işleme tabi tutulmadan direkt tükettiği ekmeği üretiyoruz. Dolayısıyla, merdiven altı ruhsatsız işletmelerin bir gün dahi çalışmalarına müsaade etmemeleri gerekiyor. Bu konuda çalışmalarımız devam ediyor. Bunun yanında, enflasyonun önüne geçmek için diğer sektörlerde olduğu gibi, mesafe şartını getirmemiz gerekiyor. Bu konuda ilgili bakanlıklarla görüşmelerimiz var. Bir yerde fırın varsa, 1 kilometre mesafesinde fırın açılmasına izin verilmemesi gerekiyor. Gerekirse, nüfus sayısına göre bir düzenleme yapmak gerekiyor.
RAMAZAN AYINDA GÜNLÜK NE KADAR PİDE TÜKETİLİYOR?Ramazan ayında 90 milyon günlük ekmek tüketiyorsak, yaklaşık bunun 3'te 1'ine yakın pide tüketimi oluyor. Biz zaten fiyatı belirlerken ekmek fiyatı ile pide fiyatında fazla bir fark olursa, vatandaşımız da belli bir miktarda pide tüketiyor. Tüketim düşüyor ve bu sefer de ürettiğinizi satamıyorsunuz. Onun için bu fiyatları belirlerken vatandaşımızın alım gücünü göz önüne almak zorundayız, hem de pideyi ürettikten sonra satabilmek istiyorsak bu fiyat konusu çok önemli. Ramazan ayı başında pide satışında yoğunluk oluyor, ama ortasında bu yoğunluk olmuyor."